Facebook'ta takip et.Twitter'da takip et. Abone Ol!
Tahir ZAN
AVRUPA BİRLİĞİ DEĞİŞİMLE ÇÖKECEK
27.05.2016

Ziraat Teknikeri Tahir ZAN

AVRUPA BİRLİĞİ DEĞİŞİMLE ÇÖKECEK

Avrupa Birliğine üye olmak isteyen Ülkemizin, demokrasi, özgürlükler, temel haklar, adalet, sosyal ekonomisindeki gelir dengesizliği, gümrük birliği, istihdam ve işsizlik, mülteci krizleri, endişeli ve şaibeli acılı göçler vb. AB Ülkelerince iyi sinyal gelmediği yönde haklı/haksız endişeleri hakimdir.

ÜLKEMİZİN AVRUPA BİRLİĞİNE ÜYELİĞİ İSTENİLİYORSA, Buyurunuz; AB ÜYELİĞİNİN  açık ve net belirlenmiş KRİTERLERİ  ve  DEĞERLERİ  BELLİDİR.

Mevcut durum analizleri; Ülkemizin başta demokrasi, para politikaları, vb. olmak üzere, etki/tepki teorisi gereği, gittikçe artan sosyal sorunlara bağlı yaşanan sıkıntılar, AB kriterleri ve değerleriyle örtüşmediğinden, uyuşmazlıklar asla çözülemeyecektir.

Avrupa Birliğinin üyelik kriterleri gereği, Ülkemizin Avrupa değerlerine aykırılık teşkil eden hatta üyelikle uyuşmayan demokrasiden ve sosyal ekonomiden yana değerleri ne varsa, yüksek vizyonla çözüme kavuşturacak, yaşanan sıkıntıları ve sorunları çözebilecek spoiler fikrim gizli ve saklıdır.

 Peki nasıl olacak?

Bana göre; Ülkemizin birlik ve beraberliğe dayalı esas bütünlüğü, kalkınması ve geleceği, birbiriyle ilişkili “ATATÜRK İLKELERİNİ” yaşatmaktan geçmektedir.

Ülkemizin geleceğe yönelik, sahip olduğu potansiyeli her alanda olası yatırım ve artırım olanaklarıyla, sürdürülebilir Ulusal sosyal ekonomimizi kalkındıracak ve geliştirecek azim ve kudretindedir. Gelir ve kazançları mümkün kılacak toplum kalkınması yaşanmasına muktedirdir.

Ülkemizin çağdaşlaşma ve uygarlık yolundaki aydınlık geleceği, ufku ve umudu “ATATÜRK İLKELERİNDE” mevcut olduğundan, Ülkemizin AB BİRLİĞİNE asla ihtiyacı yoktur.

Dünyanın ufkunu açan ATATÜRK İLKELERİNİN ileri vizyonu, AB değerlerinden hayal edilemeyecek kadar üstündür. AB kriterleri tarafsızlığını yitirmiş halde geçersizdir. Bilesiniz. Buyurunuz arşivlerden madde madde ve kelimelerle tek tek  karşılaştırıp inceleyelim.

Tarafımca garip ve derin analizler süzülmüş halde, deşifre ile açıklama zaruriyetimin temelinde, AB’nin neden FAUSTLA, telaşlı ve endişeli belli ki piramit odaklı hamlesiz ters ivmeli çapraz hamlesiyle, hem de ABSORBE ile GENİŞLEME ARZUSU ve İSTEKLİ  fotoğrafı iyice incelediğimde,

AB’nin beklenen değişimle birlikte, kendi karanlığında kendini asla görmeyeceği tarafımca fark edilerek, DERİN ABSORBELİ ÇÖKÜŞLE parçalanması muhteşem olacaktır.

Günümüzde AB ülkeleriyle birlikte mevcut işbirliği ve ilişkiler kapsamında, müzakerelerle AB’nin demokrasi normlarının paylaşılması esasına dayalı faaliyetler faustla yürütülmekte olduğu bilinmektedir.

Avrupa Ülkelerince çoğulcu demokrasi, uluslararası ekonomik ilişkiler,  bütçelerle parasal birlik,  güvenlik, barış, istikrar, refah, yaşam kalitesinin değeri, yatırımlar, finans, uzay, askeri, teknolojik yenilikler ve gelişmeler vb. AB Birliğinin Dünya üzerindeki rolü tarafımca çok iyi bilinmektedir.

İyi de, AB ÜLKELERİ KENDİ ARALARINDA NEDEN VE NİÇİN BİRLİKTE HAREKET ETMEDİKLERİNİ sorarlar?

Çünkü; Komşu ve diğer Dünya Ülkeleriyle iyi geçinme yerine, kabuk değiştirerek ölümcül, zehir kusan ve yıkıcı zihniyetlerle, saklı Ülkelere demokrasi adı altında faustla mezhepsel savaşlara sebebiyet vermekle, hem de göz göre göre bilfiil müdahil ve yardım ederek, yaşanan insancıl olmayan vahşetli eylemleri Dünya naklen izliyor. Yazıklar olsun.

“Yüce ALLAH” sebebiyet verenleri, AB Birliğini ve her kimse azap ve helakla asla affetmeyecektir.

Neden sonuç ilişkilerini incelediğimde, AB’nin kendi sınırlarını daha güvenli hale getirmeye yönelik, gayret ve çabalarıyla, FAUSTLA genişleme arzusunun temelinde,

Göreceksiniz ki, değişim ve gelişmelerle birlikte, Yeni Avrupa oluşturma stratejisini hayata geçirme hayali, umutlu genişleme çabalarının sonucu, Avrupa Birliğinin tamamen dağılmasıyla sonuçlanacak ve Avrupa Birliğine çok pahalıya mal olacaktır.

2 nci dünya savaşından sonra bütünleşen AB’nin bir imkansızı başardığı bilinmektedir. AB Ülkeleri rahat yaşamı sembol haline getirerek, birlikte neler yapılabileceğini Dünyaya emsal oluşturup kanıtlamakla, “AVRUPA” refahın, rahatın, huzurun, barış içinde yaşamın olduğu seçkin kıta halinde iken, günümüzde Avrupa Birliği kendi değerleriyle karanlığa gömülmüştür.

AVRUPA’NIN neden ve niçin BELALI Ülkelerle birlikte canavarca potansiyel oluşturarak GENİŞLEMEYE ASLA İHTİYACI YOKTUR. Avrupa’nın kendi gücünü koruma ve daha da büyüme hatta genişleme arzulu stratejisinin temelinde, yıkımın habercisi olduğu salt fikrim ortaya çıkmıştır.

AB’nin saplandığı başka bir bataklıktaki fotoğraf daha vahimdir. Bilindiği gibi Amerika Birleşik Devletleri ile AB Ülkeleri aralarında yeni trans-atlantik deklarasyonlu ortaklık ve birbirlerine bağımlılığına yönelik geliştirilen stratejilerden,

Sinyallerin iyi gitmediği, yaşanan derin ekonomik, istikrar, güvenlik ve esasen NÜKLEER SİLAHLARDAN KAYNAKLI, AB toplumlarında haklı endişeler, kuşku ve kaygılar hakimdir.

Küresel alanda Amerika Birleşik Devletleri’nin yanında yerini belirleyen Avrupa Birliği, kendini başarısızlıkla yenilemeyince, keza; oluşan güç boşluğunu özgürlük ve demokratikleşme alanında da kapatamayınca, Üye Ülkeleri de kendisi gibi belalı hale sokarak,

İstikrarlı ve dinamik, yapısal ve kalıcı ekonomik büyümeyi kesinlikle sağlayamayacağı anlaşıldığından, esasen uykuları kaçmış öncü rol sahibi güçlü ABD’ye sorarlar?

Neticede;  Kendi değerleriyle çelişen ve değerlerinden uzaklaşan, temel değerlerini avantaja ve fırsata çeviremeyen çıkar amaçlı Avrupa Birliğinin genişlemesi asla gerçekleşmeyecektir. İnsancıl değerleri kalmamış AB’nin kimselere İNSANCIL dersi vermeye hakkı ve yetkisi yoktur. Dünya bu süreci iyi okumalı ve görmelidir.

Ülkemizin kazanımları, risk ve sorunları, ciddi kuşkuları, sosyal ekonomi ile parasal politikalara dikkat çekerek, yeterince gerilmiş ve stresle zora sokulmuş toplumda ayrışmalar, gerginlikler ve kırgınlıkların tehlike boyutunda sinyal verdiğini, toplumun yara almaması gerektiğini belirtmiştim.  (Google)

Sonuç; Ülkemizin AB’ye üye olabilme hedefli yolunu hak etmesi, Dünyanın önünü açan İNSANCIL DEĞERLİATATÜRK İLKELERİNDENuzaklaşarak değil, AB değerlerine uyum sağlamasından geçeceği gerçeğine dayalıdır.

Bilgi ve takdirlerinize  DİKKATLE ve ÖNEMLE  saygılarımla arz ederim. 10.05.2016

Tahir ZAN

Ziraat Teknikeri


Bu yazı 67886 kez okundu.





SON YORUMLAR

Samandağ Gazetesi Her Hakkı saklıdır © 2015 | İzinsiz ve Kaynak gösterilmeden kullanılamaz

ALPTASARIM