
Ziraat Teknikeri - Tahir ZAN
SPOİLER ARILI TARIM TEORİSİ
Günümüzde nüfusun çoğalması ve hızla artması, sosyal ilişkiler, çevre sorunları, sanayileşme ile birlikte açlık, kıtlık ve sefaletten günde binlerce insanın etkilendiği/öldüğü dünyamızda yaşıyoruz.
Eskiden her kesim tarımla uğraşırken, günümüzde değişimle birlikte, tarımda gelişmiş etkili yöntemlere bağlı, sayılı insanlar tarımla uğraş vermektedir.
Bana göre; Tarımsal arazilerde birim alandan daha fazla verim alınması hedeflenmiş çözümlü fikirler tamamen ÇÖKMÜŞTÜR.
Çünkü; Günümüzde Ülkemiz/Dünya tarımı ticari amaçlı olmakla esasen iyi tarım adı altında tespitli ve kayıtlı kalıntılara bağlı, Organik ve Ekolojik tarımın olumsuz yanları söz konusudur.
Piyasada satılan hatta mutfağımızda güya Organik ürünlerin standart rengi, tadı, uçucu yağı yoksa, dokunulduğunda aşırı sert veya doku yumuşaklığının hissedilmesi, elle tutulduğunda hissedilir ağırlıkta veya oldukça içi boşluklu olduğunun anlaşılması,
Ürün üzerindeki yer yer şişkinlikler, ani çürümeler, kolayca bozulmalar, birden suyunu salıvermesi ve hemen küflenmeye başlaması, kalın çiğnenemeyen ve asla yenmemesi gereken endişe verici farklı renklerdeki kabuk/kistler oluşturmuşsa ne demeli?
Tüketicilerin asla bilmedikleri bitki üzerinde görmediğiniz şekil bozuklukları, belli ki çiçeklerin döllenmemesinden kaynaklı meyve oluşumları kabul edilemez durumda, tezgahta/mutfakta alışık olmadığımız fiziki/kimyasal bozukluklara uğramış ürünlerden vb. yeterince anlaşılmıyor mu zannediyorsunuz?
Bal arılarının gitmediği, uğramadığı, ziyaret etmediği bitkilerin emvallerinden dolayı ‘‘derin detay tarafımca saklıdır’’ mahsullerinde inanılmaz büyük sorun var olduğuna dair fark edilmeyen ‘’spoiler arılı tarım’’ fikrim ortaya çıkmıştır.
Spoiler fikrimin temelinde neden bitkiler ile hayvanların insanlara ne denli hizmet/ürün vermek zorunda olamayacaklarını göstermektedir.
Sürdürülebilir ve uygulanabilir arılı tarım yerine, günü birlik organik, habitat içerisindeki ekolojik güya iyi tarımla, neden tarım alanları tahrip edilerek verimsiz hale getirilmiştir sorarlar?
Gelinen noktaya baktığımda; Bana göre Bilinçsiz tarımla, yanlış/hatalı tarımsal uygulamalı faaliyetler ile çevresel atıklarla birlikte, toprağın difüzyonu ile dinamik yapısı bozulmuş halde, toprak canlılığını yitirmiştir.
Çünkü; Gizemli toprak, su, hava ve çevre bilinçli/bilinçsizce kirletilmiştir.
Bitkiler/hayvanlar, topraktaki canlılar stres ve panikle yaşamaya mecbur bırakılmışsa ne demeli?
Belirleyici bal arılarına bağlı, arılı tarım olmadan, tarımsal ürünlerdeki yenilikleri ve farkındalıkları yani tarım ürünlerindeki enzim, uçucu yağ, tad, lezzet, şıra, aromayı fark etmeniz ve anlamanız asla mümkün olmayacaktır.
Milli ekonomimizin temeli tarıma dayalı Ülkemizde, sürdürülebilir ve uygulanabilir modern makinalı tarımı için, arılı tarım zorunluluk gereği hasıl olmuştur.
Alternatif sistem olarak; Ülkemizi Dünyaya öncülük yapacak ileri vizyonlu, üreticileri arılı tarıma teşvik etmek ve yüksek kazanç sağlamak amacıyla, tüketicileri ise arılı ürünlere yöneltmeye ve tüketicileri güvence altına almayı baz alan “Arılı Tarımın Stratejik Vizyonu” (Google)
Keza; “İnsan Kaynaklı Bal Arılarının Gizemli Ölümü” (Google) bir nedeni var belirtmiştim.
Arılı tarımın çevreye olan olumlu katkısı, tüketiciler açısından güvenceli olduğunun arılı ürünlere olan ilgi, memnuniyet, rağbet, talep ve isteğe olan gerekçelerin fark edilerek “ARILI TARIM VİZYONLU STRATEJİK TEORİMLE” örtüştüğünün, tarımın dev Ülkelerince önemsenerek büyük onur ve gururla ne denli haklı ve doğru olduğu teyit edilmiştir.
Günümüzde tarımdaki modern gelişmelere bağlı, bilimsel değişimler üreticilerin yaşamlarını etkilemiş ve yaşam tarzlarını değiştirmiştir.
Ülkemizde tarımla uğraşan toplumun bir kısmı şehirlere yani sanayi toplumuna geçiş yapanlara kısmen fayda sağlarken, toplumun etkilenen büyük kısmı ise nedense sorun yaşamaktadır.
Neticede; Bal arılarının hiçe sayıldığı/önemsenmediği, sorunlu tarımın uygulandığı, paylaşımın asla olmadığı Ülkemizde yaşıyoruz.
Tarım ile sanayiye dayalı gıda endüstrisi, gelir eşitsizliği ile paylaşım olmayışının neden/sonuç ilişkileriyle ilgili bir şekilde birbirini tamamlamasında, insanların en temel beslenme ihtiyacını karşılayan ve hayati önem taşıyan ‘’ARILI TARIM’’ yapılmadan Ülkemizde/Dünyada açlık, kıtlık ve sefalet sorunu asla çözülemeyecektir.
Sonuç; Günümüzde izlenim/kontrol ve denetimlerin yapıldığı güya Organik/Ekolojik/İyi tarmsal üretimde tespitli ve kayıtlı kalıntı içeren analiz verileri olması sonucu,
Kimse kusura bakmasın, Ticari amaçlı Organik ürünlerin yeterince güvenli, saf, sağlıklı, kaliteli, besleyici, doğru kaynak, savunalacak durumun olmadığı, tartışılır halde organik bileşikli, hileli ve sorunlu olduğu anlaşılmıştır.
Ülkemiz tarımının geleceği için, herhangi bir tarımsal ilaç asla kullanılmadan, tamamen doğal ortamda ‘’ARILI TARIM’’ yapmaktan başka seçeneğimiz kalmamıştır.
Bilgi ve takdirlerinize ÖNEMLE saygılarımla arz ederim. 01.04.2016
Tahir ZAN
Ziraat Teknikeri